bilmeceler-2
Gökte gördüm köprü Rengi yedi türlü (Gökkuşağı)
Uzun Osman özde yatar Uşakları bizde yatar. (Kabak)
İner reyhan gibi (Kar)
Uzadıkça kısalan şey nedir? (Hayat veya Ömür)
Mavi tarla üstünde, Beyaz güvercin yürür. (Yelkenli)
Küçücük fıçıcık, İçi dolu turşucuk. (Limon)
Yarım kaşık, Duvara yapışık. (Kulak)
İçi taş, dışı taş, Ha dolaş, ha dolaş. (Minare)
Dalda durur Elde durmaz. (Kuş)
Dut ağacını oyarlar, İçine mani koyarlar. Ağlama tontonum ağlama, Şimdi kulağını burarlar. (Saz)
Karşıdan baktım, Bir kara taş. Yanına gittim, Dört ayak, bir baş. (Kaplumbağa)
Şekere benzer, tadı yok. Gökte uçar, kanadı yok. (Kar)
Tarlada biter, Makine büker, Her sabah, akşam Elimi öper. (Havlu)
Bir trenim var, Gittiği yeri dümdüz yapar. (Ütü)
Katık oldum aşına. Öp beni, koy başına. İnce ince dil beni, Haydi kimim bil beni. (Ekmek)
Kat kattır amma katmer değil, (Gül)
Bir tas yoğurdum var, Yarısı ak, yarısı kara. (Göz)
Benim iki pencerem var, Etrafı etten duvar. Her gün erkenden açarım, Gece olunca kaparım. (Göz)
Kolu var, bacağı yok, (Kapı) Altı deri üstü deri, İçinde binlerce darı (İncir)
Sarı tavuk dalda yatar, (Ayva)
Taştandır demirdendir, Yediği hamurdandır, Bütün dünyayı doyurur, Kendi doymaz nedendir? (Fırın)
Bir sihirli fenerim, Kibritsizde yanarım. (Ampul)
Babam kandil, dedem çıra İşin yoksa beni ara. (Ampul)
İki camlı pencere, Bakıp durur her yere. (Gözlük)
Yuvarlağız, altındanız, Bir kolda toplanırız. (Bilezik)
Bir kapakta bin yaprak. (Kitap)
Beyaz duvar içinde, Sarı kanarya yatar. (Yumurta)
Üstü çayır, biçilir, Altı çeşme, içilir. (Koyun)
Gökte açık pencere, Kalaylı bir tencere. (Ay)
Yer altında civcivli tavuk (Patates)
|
Benim ak saçlı, ebem var. Gece gündüz yufka açar. (Deniz)
Ufacık mermer taşı, İçinde beyler aşı; Pişirirsen aş olur, Pişirmezsen kuş olur. (Yumurta)
Yürür yürür iz etmez, (Gemi)
Ocak başında kuyu, Kuyunun içinde suyu; Suyun içinde yılan, Yılanın ağzında mercan. (Lamba)
Bir çuval cevizim var, Sayarım tükenmez. (Yıldız)
El eker dil biçer. (Yazı)
Arşın ayaklı,
Sarı sarı içinde, Sarı zarfın içinde, On iki birlik kardeş, Birbirinin içinde. (Portakal)
Dere tepe düz gitti, Altı ay bir güz gitti; Uyanınca hep bitti. (Rüya)
O odanın içinde, Oda onun içinde. (Ayna)
On ay yatar, İki ay kalkar; Feneri yakar, Etrafa bakar. (Ateş Böceği)
Dağda tak tak, Suda cıp cıp. Arşın ayaklı, Burma bıyıklı. (Balta, Balık, Leylek)
Dağdan gelir, taştan gelir, Bir kükremiş arslan gelir. (Sel)
Sıra sıra odalar, Birbirini kovalar. (Tren)
Alçacık boylu Kadife donlu. (Patlıcan)
İki ayaklı deve, Bunu bilmeyen ebe (Leylek)
Dağda tak tak, Suda cıp cıp Arşın ayaklı, Burma bıyıklı. (Balta, balık, leylek, tavşan)
Altı mermer Üstü mermer İçinde bülbül öter (Ağız)
Hanım içinde saçı dışında Makas kesmez, terzi dikmez (Mısır)
Yeşil ağaçta kırmızı mercan (Elma)
Alt yanı sivri tepe içindedir (Çene) Üst yanı çakıldak (Diş) Daha üstü muşulak (Burun) Daha üstü ışıldak (Göz) Üstü kara kolan (Kaş) Daha üstü bir alan (Alın)
Biz biz idik, biz idik Otuz iki kız idik. Ezildik, büzüldük. İki duvara dizildik. (Diş)
Metel metel mert atar, Dil atar damak tutar. (Anahtar)
Arşın ayaklı Burma bıyıklı. (Buğday) Alçacık dallı, Yemesi ballı. (Kiraz)
Mavi atlas Arşın yetmez, Makas kesmez, Terzi biçmez. (Gökyüzü)
Mavi atlas iğne batmaz. (Gökyüzü)
Bir küçük ay taşı İçinde beyler aşı Pişirirsen aş olur Pişirmezsen kuş olur. (Yumurta)
Kat kattır katmer değil, Kırmızıdır elma değil, Yenir ama meyve değil. (Soğan)
Kutuplara giden zenci ne olur? (Donar) |